10 Aralık 2011 Cumartesi

Şike, Teşvik ve İhtiras

     3 Temmuz 2011’de futbolumuzda başlayan süreç, 9 Aralık 2011 günü açıklanan iddianamenin ardından bir başka boyut kazandı. 

     İddianamenin açıklanmasından sonra, Süper Ligimizle ilgili okuduğum yaklaşık 200 sayfadan çıkardığım sonuçlar şunlar:
  1. Şike ya da teşvik teklif edilen topçuların hemen hemen hiçbirinin karşısındakine "ne diyorsun sen sibop? :)" dememesi manidardır. Demek ki alışıklar… Esas acı olan da bu galiba…
  2. İddianamedeki suçlamaların, kabaca  %95'i Fener'e, %1'i TS'a, %4'ü BJK'ye ait... Ne ceza verilecek, ya da verilecek mi bilmiyorum ama ceza bu oranda olursa önümüzdeki üç dört sene FB için hiç de parlak değil...
  3. Aziz Yıldırım'ın bu ihtirası, en başta kendi takımına, kendi oyuncularına güvenmediğini gösterir ki buna en başta onun için sakal uzatan Volkan olmak üzere oyuncular ve teknik ekip karşı çıkmalı… Ayrıca, 2001’deki şampiyonluk sonrası “bu takımı Mustafa Denizli değil, ben şampiyon yaptım!” diyen Aziz Yıldırım’ın bu tür faaliyetlerinin 2011 ile sınırlı olmadığı da görülüyor.
  4. Trabzonspor’un beceremediği teşvikler tam fıkra gibi… Teşvik vermek istedikleri takımın biri Fenerbahçe ile her tür organik bağı olan bir başkana sahip Sivas, diğeri de Aziz Yıldırım’la cebelleşen bir başkana sahip Ankaragücü… İlki, trilyon versen Fener’e ihanet etmez(!); diğerine teşvik(!) gereksiz zaten… Hem boşa kürek çekmek, hem de yok yere ismini bu işlere karıştırmak bu olsa gerek… Başkanın söz konusu eylemlerde adı geçtiği için kulüp olarak –FB kadar olmasa da- ceza alacakları düşüncesindeyim.
  5. Beşiktaş’ın durumu da enteresan… Başkandan habersiz işler yürütüldüğü için kulübe verilmesi muhtemel cezanın –en azından FB’nin cezası kadar- ağır olmayacağı kanaatindeyim.
 Şimdi gelelim bu iddianame ile beraber kafamızda oluşan sorulara:
1.   Düşme, puan silme ya da her ne ceza verilecekse verecek olan TFF’nun hukuki mekanizması hangi kanunu baz alarak karar verecek?
2.      Cezalar, yeni düzenleme ile verilirse –ki öyle olacak sanıyorum- mesela eski kanunla düşecek takım, yeni kanunla düşmüyor mu olacak? Bu durumda gelecek sezon için de kaotik bir ortam olmaz mı?
3.      Hem FB, hem de Trabzonspor kulüp olarak suçlu iseler 2010-11 sezonu şampiyonu hangi takım olarak tescillenecek?
4.      Aynı noktadan hareketle Beşiktaş-İBB kupa maçı şikeliyse 2010-11 sezonunda Ziraat Türkiye Kupası kimin?
5.      TFF’nun ceza vereceği kişiler arasında halen çeşitli takımlarda oynayan futbolcular da olduğundan, geçmişte teşvik ya da şike yaptığı için ceza almış olacak bu futbolcuların bu yıl oynadıkları maçlar da şaibeli olmaz mı?
6.      Sırf yayıncı kuruluş zarar görmesin diye kulüplere verilecek cezaların sezon sonuna ertelenmesi ne kadar doğrudur? Ceza olacaksa, bu cezanın eylemin tespitini takip eden sezon kesilmesi daha doğru değil midir?

Son söz olarak, yayıncı kuruluşa bir teklifim var:

İddianamede adı geçen maçların tamamı ellerinde mevcut… Şu anda olay, mahkeme aşamasında olduğu için pek mümkün değil ama, ilerde iddianameyi görüntülerle destekleyip bir belgesel yapıp abonelerinden ilave ücret talep ettikleri için çoğu abonenin iptal ettiği LİGTV3’ten bölüm bölüm yayınlasınlar… 

Bu yolla, kaybettikleri aboneleri geri kazanabilirler… 

Benden söylemesi…




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder